Psaki, resmi Twitter hesabından yaptığı yazılı açıklamada, “Filistinli-Amerikalı gazeteci Şirin Ebu Akile’nin öldürüldüğü ve üretimci Ali Sumudi’nin yaralandığı haberini yeisle bildik. Ailesi ve dostlarına başsağlığı diliyor ve öldürülmesini şiddetle ayıplıyoruz.” ifadesini kullandı.
“YARGILANMANIN EHEMMİYETİ BÜYÜKTÜR”
Ebu Akile’nin bölgeyi yakından takip ettiğine ve vefatının onu tanıyan herkesi yeise boğduğuna işaret eden Psaki, “Daha geçen hafta, Dünya Basın Serbestliği Haftası’nda gazetecilerin bilgi, görüş ve muhalif olanlar da dahil fikirlerin aktarılmasındaki ehemmiyetine işaret edildi. Bir gazetecinin yalnızca 1 hafta sonra öldürüldüğünü bilmek, vicdan dağılıcı.” görüşünü paylaştı.
Psaki, Ebu Akile’nin vefatına ait ayrıntılı bir soruşturma yapılması ve mesullerinden hesap sorulması çağrısı yaparak, “Bağımsız medyaya müteveccih hamlelerin soruşturulması ve mesullerinin suçlanmasının ehemmiyeti büyüktür.” ifadesini kullandı.
Amerika Birleşik Devletlerinin basın serbestliğini korunmayı sürdüreceğinin altını çizen Psaki, “Ebu Akile’nin vefatı, hazin bir kayıptır ve tüm dünya medyasına karşı yapılmış bir ayıptır.” değerlendirmesinde bulundu.
BASKINI TAKİP EDERKEN VURULARAK ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun tecrübeli saha muhabiri Şirin Ebu Akile, İsrail askerlerinin bu sabah işgal altındaki Batı Şeria’da bulunan Embriyo Sığınmacı Kampı’na tertip ettiği baskını takip ettiği sırada, İsrail askerlerinin açtığı ateşle başından ağır yaralanmıştı.
Misyonunu yaptığı sırada ve üzerinde “basın” yazılı çelik yelek giydiği halde, İsrail askerleri tarafından hakikat kurşunla vurulan Ebu Akile hayatını yitirmişti.
Ebu Akile’nin yanında bulunan gazeteci Ali es-Sumudi de sırtından yaralanmıştı. Sağlık Kurumuna kaldırılan Sumudi’nin vaziyetinin istikrarlı olduğu bildirilmişti.
sizlere partnerbayanlar.com farkıyla sunulmuştur